Pentagon’un yeni Ulusal Savunma Stratejisi, Trump’ın “America First” öncelikleriyle uyumlu şekilde anavatan ve Batı Yarımküre’ye odaklanırken, Çin’i temel tehdit olarak görmeye devam ediyor.
Pentagon’un ulusal güvenlik konusundaki en önemli odağı, ABD Başkanı Donald Trump’ın “America First” gündemiyle aynı olacak. Çok sayıda ABD’li yetkili, Military Times’a yaptığı açıklamada Bakanlığın “anavatanı ve Batı Yarımküre’yi” korumaya öncelik vereceğini söyledi. Yetkililer, yakında yayınlanması beklenen yeni Ulusal Savunma Stratejisi’nin (NDS) Çin’e karşı mücadeleyi temel ulusal güvenlik çıkarlarından biri olarak sürdüreceğini belirtti.
Defense News tarafından yapılan habere göre ilgili Pentagon belgesi, ordunun ‘ölümcüllüğü artırma, saldırganlığı caydırma, düşmanlarla yüzleşme ve Amerika’nın sınırlarını savunma’ planlarını ortaya koyuyor. Konuyla ilgili bir yetkili, bu misyonun “Trump’ın seçilme nedeni” olduğunu da vurguluyor.

Çin’in, ulusal güvenlik açısından en büyük tehdit olmaya devam ettiğini yer yer açıklayan yetkililer, Bakanlığın anavatanı ve Batı Yarımküre’yi korumaya öncelik vermesi yönündeki hamlesi kapsamında söz konusu yeni Ulusal Savunma Stratejisi’nin Çin’den tamamen uzaklaşma anlamına gelmeyeceğini vurguluyor. Bu bağlamda yetkili, Pentagon’un Batı Yarımküre’ye bu aşırı odaklanmayı, genellikle “Amerika’nın arka bahçesi” olarak görülen Latin Amerika’daki Çin faaliyetlerine daha iyi karşı koymak için kullanabileceğini söyledi.
Öyle ki söz konusu faaliyetlerle ilgili Demokrasileri Savunma Vakfı Askeri ve Siyasi Güç Merkezi Kıdemli Direktörü Bradley Bowman, “Çin, Rusya ve İran çok uzun süredir Latin Amerika’da aktifti ve Washington’ın tepkisi genellikle yok denecek kadar azdı.” dedi. Ancak Bowman da dahil olmak üzere analistler, ABD’nin ekonomik zorlukları için kurumlar arası ve kamu-özel sektör desteğine ihtiyaç duyan bir bölgeye yalnızca “askeri çekiç” indirmesi durumunda, ABD’nin “Latin Amerika’da Çin ile rekabeti kaybedeceği ve çok fazla para ve askeri kaynak israf edeceği” konusunda uyarıyor.
Ayrıca, ABD’nin Pasifik, Avrupa ve Ortadoğu’daki çıkarlarını savunurken Latin Amerika’da daha güçlü bir askeri duruş sergilemesinin, ABD’nin askeri kapasitesindeki mevcut eksiklikleri hızla daha da kötüleştirebileceği konusunda da uyarılar yapılmakta. Bowman ise bunu, “Ek askeri taahhütler ve yükümlülükler üstlenir ve Pentagon’a buna uygun ek kaynaklar sağlamazsak, hazırlık durumu zayıflayacaktır. Bu filmi daha önce de gördük ve iyi bir film değil.” ifadeleriyle açıklamakta.

ABD’li bir diğer yetkiliye göre, yeni strateji kapsamında Bakanlık, Çin’e bağlı karteller de dahil olmak üzere uyuşturucu kartellerine daha fazla odaklanmaya devam edecek. Yetkili, Çin’in Latin Amerika’daki, özellikle de hem Washington hem de Pekin için kritik bir ticaret yolu olan Panama Kanalı çevresindeki varlığını önemli ölçüde artırdığını ekleyerek, “Dolayısıyla strateji hâlâ Çin’e karşı savunma odaklı,” diye vurguladı.
İlgili Olarak
Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümü öğrencisi. Uluslararası İlişkiler ve Savunma Sanayii araştırmacısı.