Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın yılın son kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada en çok Libya konusu öne çıktı: Kalın, “Biz meşru hükümetin yanında yer almaya ve gerekli desteği vermeye devam edeceğiz. Zor günlerde Libya halkını yalnız bırakmayacağız.” ifadelerini kullandı.
Libya: “Tezkere ihtiyacı olabilir”
İbrahim Kalın’ın Libya ile ilgili açıklamaları şu şekilde:
- Libya’da süreci yakından takip ediyoruz. Burada biz muhataplarımızla bir araya geldiğimizde burada sadece siyasi bir çözümün mümkün olacağını ifade ediyorlar. Ancak meşru hükümeti hedef alan Hafter tarafına destek vermeye devam ediyorlar. Ocak ayında yapılacak toplantıya Cumhurbaşkanımızın da katılması öngörülüyor.
- Uluslararası toplum Hafter’e çok net mesaj vermeli. Hafter saldırılarını durdurmazsa çok daha kanlı bir iç savaşın yaşanması kaçınılmaz. Rusya dahil olmak üzere Hafter’e askeri desteğin verilmesi oradaki sürece katkı sunmamaktadır.
- Biz meşru hükümetin yanında yer almaya ve gerekli desteği vermeye devam edeceğiz. Zor günlerde Libya halkını yalnız bırakmayacağız.
- 27 Kasım’da Libya ile iki anlaşma imzaladık. Bu anlaşmalardan rahatsızlık duyan çevreler var. Libya ile sonra derece şeffaf bir anlaşma yaptık, diğer ülkeleri rahatsız edecek bir şey yok.
- Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi dışarıda bırakarak bir huzur ortamının tesis edilemeyeceğini herkes bilmeli. Türkiye’yi hesaba katmayan hiçbir plan hayata geçemez.
- Güvenliğimiz Misak-i Milli sınırlarının dışında başlar. Sahada ve masada güçlü olmak Türkiye açısından bir tercih değil, zorunluluktur.
Kalın, soru cevap kısmında “Libya Tezkeresi” ile ilgili soruya; “Tezkere ihtiyacı olabilir. Meclis’te çalışmalar sürüyor. Tezkerenin içeriği hakkında bir şey söylemem doğru olmaz. Prensip olarak meşru Libya halkı ve hükümetinin yanında olacağız. Bunun gerektiği adımları atarız. Bu askeri eğitim olabilir, siyasi destek olabilir. Libya hükümetinin ve halkının yanında olmanın gerektirdiği adımları atmaktan sarfınazar etmeyiz.” diyerek cevap verdi.
İbrahim Kalın’ın açıklamalarında ayrıca İdlib kısmı dikkat çekti.
İdlib ve Suriye
İbrahim Kalın’ın Suriye ve İdlib ile ilgili açıklamaları şu şekilde:
- Geçtiğimiz yıl İdlib’teki mutabakat uygulandı. O bölgede 12 gözlem noktamız var. Çatışmasızlık anlaşmasını gözlemliyorlar. Ancak son günlerde rejim ihlalleri artıyor. Rusya tarafına net bir mesaj ilettik. Cumhurbaşkanımız Putin’e burada bir ateşkes anlaşması yapılması gerektiğini aktardı.
- Saldırıların durması ile ilgili süreci yakından takip ediyoruz. Yeni bir ateşkes ile hayata geçirilmesini bekliyoruz. Aksi halde hem İdlib mutabakatı ihlal edilmiş olacak, hem İdlib’de yeni bir insani kriz ortaya çıkacak hem Türkiye’ye dönük yeni bir göç dalgası ortaya çıkacak hem de orada, rejimin girmesi halinde yeni sivil katliamlar yaşanacak. İdlib’teki sorun sadece Türkiye’nin değil uluslararası toplumun sorunudur. Siyasi sürecin hayata geçirilmesi için de kendilerine düşen görevleri yerine getirmeleri gerektiğini söylüyoruz. Rus tarafının daha büyük bir sorumluluğu var.
- Fırat’ın doğusunda da bir süreç devam ediyor. YPG-PYD terörizmi ara vermeden devam ediyor. Bu terörist yapı değiştirmedi, değiştirmeyecek. Daha dün yeni bir saldırı oldu.
- ABD ve Rusya’nın YPG/PYD terör örgütüyle çeşitli ilişkilere girdiğini gözlemliyoruz. Sınırlarımıza dönük hareketlilik olursa karşısında dururuz.
- Bazı Körfez ülkelerinin Mazlum Kobani ile görüşüp, Türkiye’ye karşı kullanma arayışında olduklarını görüyoruz, bunlar karşılıksız kalmayacak.
- Göç meselesi sadece Türkiye’nin meselesi değildir. Önümüzdeki günlerde bu konuda kritik görüşmeler, ziyaretler de olacak.

Defence Turk Genel Yayın Yönetmeni. Kocaeli Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı mezunu ve amatör fotoğrafçı. Teknoloji, otomotiv ve uluslararası ilişkiler meraklısı. Savunma sanayii araştırmacısı.