and lusal güvenlik uzay programlarını desteklemek için küçük uydulara olan talebin artması, ABD uzay sanayiindeki zayıflıkları ortaya çıkarıyor. Bu bağlamda ABD Ordusu’nun uydu takımyıldızların hızlı konuşlandırılmasına öncelik vermesi nedeniyle tedarik zinciri sorunları ortaya çıktı.
2019’da kurulan ve şu anda ABD Uzay Kuvvetleri’nin bir parçası olan Uzay Kalkınma Ajansı’nın (SDA) ordunun uzun aralıklarla büyük ve pahalı uydular satın almasına ilişkin uzun süredir devam eden modeli alt üst etmesi ise haberin dikkat çeken bir diğer noktası. Bunun yerine SDA, daha sık bir frekansta konuşlandırılacak yüzlerce daha küçük, daha az maliyetli uydudan oluşan çoğalmış bir takımyıldıza yılda yaklaşık 4 milyar dolar harcamayı planlıyor. Bu model ise tedarikçilere yeni talepler yüklüyor.
Yaşanan sıkıntıların son belirtisi olarak L3Harris Technologies, Moog’un kritik uydu bileşenlerini zamanında teslim edemediğini ve sağladığı parçaların kusurlu olduğunu iddia ederek tedarikçilerinden biri olan havacılık şirketi Moog Inc.’e federal mahkemede dava açtı. Mart ayının sonlarında ABD’nin Florida Orta Bölgesi Bölge Mahkemesinde açılan dava, uzay endüstrisinin, Uzay Kalkınma Ajansı liderliğindeki ordunun daha küçük, daha uygun fiyatlı uydulara yönelmesine uyum sağlama mücadelesini görünür hale getiren önemli bir nokta olarak tanımlanabilir.
28 Mart tarihli şikayete göre L3Harris, biri SDA ile diğeri gizli bir hükümet müşterisiyle olmak üzere iki ana sözleşmeyi yerine getirmek için uydu iskeleti (uzay aracı inşa etmek için kullanılan temel donanım) ve toplam 77.9 milyon dolar değerinde yazılım sağlamak üzere Moog ile taşeronluk yaptı.
L3Harris, Moog’un teslimat tarihlerini defalarca kaçırdığını ve uydu iskeletinin 11 ila 13 ay geç geldiğini iddia ediyor. Şikayette, “Moog’un başarısızlığı aynı zamanda L3Harris’in müşterisi nezdindeki güvenilirliğine de zarar verdi ve L3Harris’in gelecekteki işlerini ciddi bir risk altına soktu.” ifadelerinin kullanıldığı iddia edilmekte. Moog uydu iskeletlerini teslim etti ve SDA, Şubat ayında L3Harris’in uydularını fırlatabildi ancak davada L3Harris, Moog donanımında “uydularda felaket düzeyinde kayıp potansiyeli yaratan” kusurların bulunduğunu söylüyor.
Moog’un Yatırımcı İlişkileri Direktörü Aaron Astrachan ise yaptığı açıklamada şunları söyledi: “L3Harris tarafından açılan davanın farkındayız ve şu anda iddialar hakkında kamuya açık bir yorum yapmayı planlamıyoruz. Ancak iddialara karşı güçlü bir savunma yapmayı ve zamanı gelince mahkemede şikayete yanıt vermeyi planlıyoruz.”
Sanayi siparişlere yetişemiyor
Dava, ordu ve istihbarat camiasından gelen artan talebi karşılamak için üretimi artırmaya çalışan uzay tedarik zincirinin karşılaştığı zorlukların altını çiziyor. Artan iPhone bileşen siparişlerini desteklemek için ortaya çıkan şirketler gibi uzay şirketleri de kendilerini güvenilir, yüksek hacimli donanım ve yazılım tedarikçileri olarak kanıtlamak için çabaladığı anlaşılıyor.
Bu kapsamda uzmanlar, uzun süredir birkaç büyük, karmaşık uydu inşa etmeye alışkın olan savunma sanayiindeki şirketlerin, daha büyük miktarlarda daha küçük, daha ucuz uzay aracı üretme şeklindeki yeni gerçekliğe uyum sağladığını söylemekte ve SDA’nın körüklediği talep artışının uzay sanayiindeki bazı kesimlerin zayıflıklarının açığa çıkarıldığını aktarmakta.
SDA Direktörü Derek Tournear ise bu iddialara karşılık sık sık ajansın vizyonunun sağlam ve çeşitliliğe sahip bir pazar geliştirmek olduğunu ifade etmekte. Bu bağlamda SDA, şirketlerin üretim kapasitesine yatırım yapmalarını teşvik etmek amacıyla, Proliferate Warfighter Uzay Mimarisi olarak bilinen alçak Dünya yörüngesindeki SDA’nın uzay ağının her dilimi için her iki yılda bir teklif veren ana yüklenicileri rekabetçi bir şekilde seçiyor.
İlgili Olarak
ABD Ordusu’ndan anti-uydu tehditleri için 2.5 milyar dolar bütçe talebi
uzay ve savunma sanayii teknolojileri meraklısı, defenceturk.net te araştırmacısı.