Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Rusya’nın Türkiye’ye savaş uçağı teklifi ile ilgili olarak Sputnik’e özel açıklamalarda bulundu.
ABD’nin Türkiye’ye yönelik F-35 kararı sonrası Rusya’dan da Türkiye’ye bu alanda bir teklif geldi. Rusya Askeri Teknik İşbirliği Federal Servisi, Türkiye ile Rus savaş uçaklarının sevkiyatına dair görüşmelere hazır olduklarını belirtti. Başta Su-35 ve Su-57 olmak üzere Rusya’nın yeni nesil savaş uçakları ve Rusya’nın bu alanda işbirliği teklifini olumlu değerlendirebileceklerini belirten Bakan Varank şöyle konuştu:
“Ülkelerle işbirliklerimizi kendi ihtiyaçlarımız ve iki ülkenin karşılıklı çıkarları temelinde değerlendiriyoruz. Şu anda bizim asgari olarak havacılık alanında neye ihtiyacımız olduğu, gelecekte bir ihtiyaç karşımıza çıkar mı şeklindeki değerlendirmeler, Savunma Sanayii Başkanlığımız ile askerlerimizin ortaklaşa planlamaları ile oluyor. Kategorik olarak bizim, ‘X ülkesinin uçağına karşıyız, Y ülkesinin uçağına karşıyız’ dememiz mevzu bahis olamaz. Eğer mevcut ihtiyaçlarımıza dönük Rusya’da bir uçak varsa ve bizim bunu kendi sistemimize sokup çalıştırma manasında zorluk olmayacaksa biz tabii bu uçağı Rusya’dan ya da Avrupa’da başka bir ülkeden de alabiliriz.”
“Rusya, Su-35 ve Su-57 savaş uçaklarının tedariki konusunda görüşmelere devam etmeye hazır”
FSVTS (Rusya Federal Askeri-Teknik İş Birliği Servisi) yetkilileri Rus basınına demeç verirken, “Defalarca söylediğimiz gibi, yeni uçaklarımız da dahil olmak üzere Rus yapımı askeri ürün çeşitlerimizin tamamının tedariki ihtimalini Türkiye ile ele almaya hazırız.” açıklamasında bulunmuştu
Rus yetkili açıklamasına Türkiye’nin daha önce Su-35 savaş uçakları ile ilgilendiğini hatırlatarak devam etmişti. Savaş uçaklarının tedariki konusunda herhangi bir görüşmeye daima hazır bulunduklarının altını çizerken Su-57 savaş uçaklarının tedarikinde ve üretiminde ise Rusya Savunma Bakanlığının gereksinimlerine öncelik verileceği ifade edilmişti.

Rus SU-35/57 Savaş Uçaklarının tedarikine Türkiye’nin bakış açısı
“SU-35 ve SU-57 tedariki düşünüldü mü?” sorusu, Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya’nın yayınladığı yazısında Bakan Hulusi Akar’a yöneltilmişti. Akar birçok olasılığın olduğunu, hiçbir şeyin ayrı değerlendirilmediğini belirterek genel çalışmaların yapıldığını ifade etmişti. Akar, Rusya ile diplomatik ilişkilerin devam ettirildiğini vurgulamıştı.
Bakan Akar, “SU-35 ve SU-57 seçeneği de düşünüldü mü?” sorusu karşısında ise,
“Genel çalışma yapılıyor. Hiçbir şeyi ayrı değerlendirmiyoruz. Geniş bir alanda olaya bakıyoruz. Her türlü olasılık var. 83 milyonun savunma ve güvenliğinden sorumluyuz. Havada, denizde, karada savunma sanayii de gerekli ne varsa bunları yapma azim ve kararlılığındayız. Milli savunma sanayiine kamu özel sektörün destek olması lazım. Diplomatik ilişkileri de devam ettiriliyor, aklıselim, sağduyunun galip gelmesinin müttefiklik ruhunun gereğinin yapılmasını istiyoruz.”
şeklinde cevap vermişti.

4 Kasım 2019 tarihinde NTV canlı yayınına konuk olan Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir F-35 Krizi üzerine yapılan Su-35 ve Su-57 teklifleri ile ilgili olarak açıklamalarda bulunmuştu.
“Su-35 ve Su-57 uçakları ile ilgili konu gündeme getirildi. Bu anlamda karşı tarafın bir teklifi var. Bu teklifte bizim tarafımızdan değerlendiriliyor. Bu tür işlerde bir teklif geldi yarın alıyoruz gibi bir kavram çokta mantıklı değil. Teklif incelenir; mali boyutuyla, teknik boyutuyla , stratejik boyutuyla bu analiz edilir. Bu anlamda hemen karar vermek diye bir şey söz konusu değil ama teklifi çok ciddi değerlendirip, karşı tarafla konuşup harekat açısından Silahlı Kuvvetlerimizin tavrını değerlendirip çok geniş bir analiz yapmak lazım. O açından hemen yarın F-35 defteri kapandı Su-35 defteri açılıyor diye bir hükümde bulunmak mümkün değil. Ama biz tabii ki bu teklifi değerlendirmeye devam edeceğiz.”
ifadelerine yer vermişti.

Türk Hava Kuvvetleri’nin gelenekselleşmiş bir eğitim ve idame yapısı olduğuna da dikkat çekerek açıklamalarına devam eden Sayın Demir, olası Rusya’dan hava platform tedarikinde bu hususun göz önüne alınmasının gerekliliğini vurgulayarak:
“Tabii ki bunun kendi içinde oluşturacağı zorluklar olacak. Biraz daha çaba harcamanız gerekecek. Türkiye’nin ve Hava Kuvvetlerinin özellikle bir geleneksel eğitim tarzı ve kullanım konsepti var. Bunun dışında bir konsept oluştuğunda sırf uçağın kendisi ve teknik anlamda bakım – onarımının dışında harekat konsepti ile ilgili çok geniş çalışmaların yapılması gerekiyor. Bu çok çok kolay bir konu değil. Tabi aşılamayacak bir konu da değil. Bunun ayrıyeten çalışılması gerekiyor. Bunun getireceği çeşitli parametreler çalışılması gerekiyor. Opsiyonumuz kapalı ve tek tercihe bağımlı değiliz. Ama her tercihin kendine göre riskleri, kendine göre çalışılması gereken konular vardır.”
açıklamasında bulunmuştu.
İlgili Olarak
Rusya Türkiye’ye Su-35 ve Su-57 savaş uçağı teklifini yineliyor
Defence Turk Yayın Koordinatörü. Türk Savunma Sanayii özelinde; savunma teknolojileri, stratejileri ve politikaları araştırmacısı ve takipçisi.