COVID-19 pandemisinden oldukça etkilenen ağır şekilde etkilenen Avrupa Birliği’nin (AB) diplomat ve yetkilileri milyarlarca avroluk bir savunma fonuna yönelik planlarının, potansiyel olarak üç yıllık eşi görülmemiş bir askeri işbirliğini tehdit edebileceğini söyledi.
AB hükümetleri 1940’lardan bu yana yaşanan en kötü ekonomik daralmayı dengelemek için bir trilyon euroluk bir plana odaklanırken, 2021-2027 bütçesindeki savunma bütçelerine yönelik planlar da tehlikede.
AB hükümetlerinin askeri kabiliyetlerini geliştirmesinde yardımcı olan Avrupa Savunma Ajansı’nın yaklaşık bir ay önce göreve gelen yeni Genel Müdürü Jiri Sedivy tarafından yapılan açıklamada, “Kaynaklar üzerinde ek bir baskı bekleyebiliriz, bu zaten belirgin.” ifadesi yer aldı.
Jiri Sedivy Reuters’e verdiği demeçte, “Savunma bütçelerinin sadece son on yıl önceki mali şoktan kurtarıldığı düşünüldüğünde özellikle bu durum hayal kırıklığı yaratıyor.” dedi.
Avrupa Komisyonu’nun gelecek hafta gözden geçirilen bütçe önerilerini sunması beklenirken Savunma Bakanları, 12 Mayıs Salı günü COVID-19’dan sonra savunma hususunu ele alan AB’nin Dış Politika Sorumlusu Josep Borrell ile bir video konferans toplantısı düzenledi.
COVID-19’un kaynak gerektiren bir faktör olduğunu kabul eden Borell gerçekleştirilen video konferansında “Koronavirüs yeni bir tehdit getirdi ve bu süreç daha güçlü bir Avrupa gerektiriyor.” dedi.
Yetkililer, askeri işbirliğinin yüksek teknoloji, dayanıklı kıyafetler ve kriz müdahale mekanizmaları dahil kimyasal ve biyolojik savaş gibi alanlarda teknolojik ilerlemelere yardımcı olabileceğini vurguladı.
Avrupa Birliğinde COVID-19 Etkisi
Ekonomik iyileşme planlarına yapılan mevcut vurguya rağmen Josep Borrell, AB üyesi ülkelere Avrupa’nın güvenliği ve savunması için gerekli finansmanı sağlamaya çağırdı.
AB Bakanlık Toplantısı’na başkanlık eden Hırvatistan Savunma Bakanı Mr Zdravko Jakop, güvenlik risklerinin pandemi ile ortadan kalkmadığını belirterek, Avrupalıları, Daimi Yapılandırılmış İşbirliği (PESCO/Permanent Structured Cooperation) ve Avrupa Savunma Fonu (EDF) gibi savunma girişimlerine devam etmeye çağırdı.
Mr Zdravko Jakop, krizle müdahale ve PESCO kapsamındaki hibrit tehditler için tasarlanmış ortak askeri projeler de dahil olmak üzere bu girişimlerin işbirliğini geliştirmek ve krize karşı hızlı ve etkili bir müdahale için operasyonel yetenekleri geliştirmek için iyi bir platform olacağını söyledi.
Bu açıklamalar, AB’nin Avrupa Komisyonu’nun 20 Mayıs’ta sunması beklenilen yedi yıllık bütçe (2021-2027) için yeni tekliflerin arifesinde geldi. Avrupa Komisyonu’nun taslak savunma bütçe teklifinde yer alan kesintiler, pandeminin Avrupa’yı vurmadan önce de değerlendiriliyordu.
Savunma harcamaları için genel bir artış belirlenmiş olsa da, AB yetkilileri açıklanan bütçe sınırlamalarının AB’nin ABD’ye olan askeri bağımlılığını azaltma isteklerini baltalayacağına dair endişelerini defalarca dile getirdi.
Avrupa’nın COVID-19 pandemisi ile mücadelesi sırasında Avrupalı savunma firmaları da oldukça kötü etkilendi. Çoğu firmanın üretimi durdurmasıyla savunma alanındaki projelerin bütçe kesintileri veyahut riskler nedeniyle durdurulduğu belirtiliyor.
Avrupa Birliği Bütçe Kısıtına Rağmen Libya’ya Yönelik IRINI Misyonunu Yürütüyor
Avrupa Birliği, Akdeniz’de yeni bir CSDP (Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası) askeri misyonunun başlatılmasıyla BM’nin Libya’ya karşı silah ambargosunun uygulanmasına yönelik çabalarını arttırıyor.
Ancak bu çabalar dahilinde Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Rusya ve birçok ülke daha Libya’ya paralı askerler de dahil olmak üzere birçok kritik silah sistemleri sevk ederek Libya’daki şiddeti arttırmaya devam ediyor.
Irini Operasyonu, hava ve uydu gözetimi ile desteklenen misyon kapsamında silah sevkiyatlarının tespit edilmesi için Doğu Akdeniz’de devriye faaliyet icra eden bir Fransız fırkateynince yürütülüyor.
Darbeci Halife Hafter’in tek taraflı ateşkes ilan etmesine rağmen BAE’den, Sudan’dan, Mısır’dan ve Rusya’dan silah sistemlerini ülkeye sevk etmeye devam etmesi dikkat çekiyor. Avrupa Birliği’nin Rusya’nın Libya’ya taşıdığı ChVK Wagner mensubu özel askeri güvenlik şirketi personelleri hakkında hiçbir yorumda bulunmaması bu misyonun kararlılığına yönelik tartışmalara sebep açıyor.
Misyon özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararı 2292 uyarınca Libya’ya silah veya ilgili ekipmanları taşıdığından şüphelenilen açık denizlerdeki gemilerin teftişlerini yapabilme yetkileri sağlıyor.

İkincil görevler olarak EUNAVFOR MED IRINI ayrıca,
- Libya’dan petrol, ham petrol ve rafine edilmiş petrol ürünlerinin yasadışı ihracatını izlemek ve toplamak,
- Libya Sahil Güvenlik ve Donanmasının kapasitesini geliştirme ve eğitimine katkıda bulunmak,
- Uçaklarla bilgi toplama ve devriye faaliyetleri icra ederek insan kaçakçılığı ve insan ticareti ağlarının iş modelinin bozulmasına katkıda bulunmak gibi amaçları güdüyor.
IRINI, AB Operasyon Komutanı olan Tümamiral Fabio Agostini tarafından yönetiliyor. Operasyonun genel merkezi İtalya’nın Roma şehrinden yürütülüyor.
IRINI misyonu kapsamında bölgede uçuşlar devam ederken misyonda katılım gösteren ülkelerin donanmaları bölgede devriye faaliyetlerini sürdürüyor.

Çukurova Üniversitesi Gazetecilik Öğrencisi, savunma sanayii ve global askeri teknolojilerle ilgileniyor.