ABD merkezli Radia, Wind Runner isimli ultra-büyük kargo uçağını duyurdu.
Air&Space Forces Association tarafından düzenlenen Air, Space&Cyber Konferansı’nda Radia; ABD ve müttefik ülkelerin karşı karşıya olduğu büyük hava nakliye açığını kapatmak üzere tasarladığı ultra-büyük kargo uçağı WindR unner for Defense’i duyurdu. Sadece ağırlığa göre değil hacme göre de optimize edilen Wind Runner, görev için hazır sistemleri parçalamadan ve özel alt yapıya ihtiyaç duymaksızın doğrudan zorlu veya hasar görmüş bölgelere ulaştırarak NATO’nun en yeni harp doktrinlerinden Agile Combat Employment (ACE) konseptini hızlandırıyor ve müşterek kuvvetlere daha fazla seçenek sunuyor.
Radia’nın kurucusu ve CEO’su Mark Lundstrom, geliştirilecek kargo uçağı hakkında şu değerlendirmelerde bulundu:
“Stratejik hareket kabiliyeti, orduya zaman ve alan kazandırır. Wind Runner; uzun menzilli radarlar, tiltrotorlar, CCA platformlar, sahra hastaneleri ve diğer karmaşık, büyük ölçekli sistemleri parçalamadan, özel alt yapı gerektirmeden ve operasyonları yavaşlatmadan taşımak için tasarlandı. Onlarca yıldır yük taşıyan efsane uçakların yerini almıyoruz; onları, ihtiyaç duyulduğunda ve istenilen yerde devreye girebilecek ticari olarak sahaya sürülebilir bir kabiliyetle destekliyoruz.”

Modern müşterek kabiliyetler genellikle ağırlıktan önce hacim sınırına takılmakta. Günümüzün en büyük askeri nakliye uçakları (C-5, C-17, A400M) ile mevcut ve gelecekteki ekipmanların taşınması sırasında çoğu zaman parçalama, yeniden montaj, yön değiştirme veya özel tesisler gerekiyor. Bu da görev sürecini uzatırken savunmasızlığı artırıyor ve özellikle zorlu ya da sınırlı alt yapıya sahip bölgelerde lojistiği karmaşık hâle getiriyor.
Wind Runner for Defense askeri kargo uçağının kabiliyetleri
- C-5 askeri kargo uçağı hacminin yaklaşık 7 katına sahip iç hacim,
- 6 adet CH-47 Chinook ağır nakliye helikopterini parçalara ayırmadan taşıyabilme,
- doğrudan harekât alanına 4 adet CV-22 Osprey’i sevk edebilme kabiliyeti,
- 4 adet F-16 veya 4 adet F-35C’yi yakıt ikmali olmaksızın taşıyabilmek,
- 12 adet AH-64 Apache taarruz helikopteri taşıyabilmek.
Yeniden kullanılabilen roket parçalarını ve “booster”ı saatler içinde taşıyabilen Wind Runner, 1800 m’lik toprak pistlerden kısa kalkış/iniş yapma özelliği sayesinde zorlayıcı bölgelerde görev icra edebilmek üzere tasarlandı. Bu bağlamda uçağın standart yer ekipmanıyla tam uyumlu olmasıyla özel yükleyici ihtiyacını ortadan kaldırdığı da belirtilmekte. Ayrıca uçak, muharebe ikmali, NATO/müttefik lojistiği, Arktik görevler ve hızlı afet müdahalelerinde etkin şekilde kullanılabilecek şekilde tasarlanıyor.
Wind Runner, yaşlanan ancak kritik öneme sahip nakliye filolarını tamamlayarak stratejik etkilerini güçlendirmeyi ve büyük hacimli kargo taşımacılığında mevcut açığı kapatmayı hedefliyor. Platformun ilk uçuşu için 2030 yılı hedefleniyor.

İlgili Olarak
Havacılık ve Uzay Mühendisliği öğrencisi. Savunma sanayii araştırmacısı.