Amerika Birleşik Devletleri (ABD), F-35 Müşterek Taarruz Uçağı (JSF) Programından Türkiye’yi çıkardığını Ankara’ya bildirdi.
Türkiye’nin F-35 JSF programından resmi olarak çıkarılmasına yönelik olarak ilk önce 2006 yılında ortak ülkelerin imzasına açılan Mutabakat Zaptı feshedildi. F-35 JSF Programının diğer 8 ortağı ile mutabakat zaptı yenilendi. ABD tarafından ilgili gelişmeler Ankara’ya bildirildi. Anadolu Ajansına konuşan ABD’li bir yetkili ise mutabakata yeni ortakların alınmadığını ifade etti.
Türkiye, F-35 programına tekrar dahil olabilmek ve mevcut haklarını muhafaza etmek için ABD’den Arnold & Porter hukuk bürosu ile 6 ay için 750 bin dolarlık anlaşma imzalamıştı.
Şubat 2021’de, Türkiye, ABD’nin en prestijli hukuk şirketlerinden biri ile F-35 savaş uçağı programına geri dönmek ve haklarını muhafaza etmek için anlaşma yapmıştı. Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) iştiraki Savunma Sanayii Teknolojileri (SSTEK), F-35 programına tekrar dahil olabilmek için ABD’nin en prestijli hukuk bürolarından Arnold & Porter ile anlaşmıştı. SSTEK bahse konu girişimi Türkiye’nin F-35 JSF programı kapsamındaki haklarının takibine yönelik hukuki danışmanlık hizmetlerini de kapsamaktaydı.
SSTEK tarafından Arnold & Porter hukuk bürosuna altı ay boyunca toplam 750.000 ABD $ ödenecek: ilk üç ay için ayda 200.000 ABD $ (toplam 600.000 ABD $) ve daha sonra ayda 50.000 ABD $ sonraki üç ay (toplam 150.000 ABD Doları). Yapılan sözleşmeye göre Arnold & Porter hukuk bürosu faaliyetlerinin sonucuyla ilgili olarak SSTEK’e herhangi bir “başarı” garantisi vermiyordu
Foreignlobby tarafından da aktarıldığı üzere 1 Şubat 2021’de yürürlüğe giren anlaşma kapsamında, Arnold & Porter hukuk bürosuna 6 aylık süre için 750 bin dolar ödeme yapılacak. Arnold & Porter, Türkiye’nin Müşterek Taarruz Uçağı Programı kapsamında kalması için danışmanlık yapacaktı.

Arnold & Porter ile SSTEK arasındaki bahse konu 6 aylık anlaşma kapsamında hukuk bürosu stratejik danışmanlık ve hukuki danışmanlık hizmetleri sağlayacaktı. Arnold & Porter tarafından SSB ve Türk yüklenicilerine, mevcut jeopolitik ve ticari faktörleri dikkate alınarak, Müşterek Taarruz Uçağı Programı (“JSF Programı”) içinde kalmaları için bir strateji konusunda tavsiyede bulunacaktı. Ayrıca anlaşma kapsamında Türkiye’nin JSF Programı’ndaki stratejik müttefik ve değerli ortak boyutları temelinde devam eden katılımın avantajlarının JSF Programı içindeki ABD ticari ortaklarına ve paydaşlarına aktarımına yönelik faaliyetler gerçekleştirecekti.
F-35 JSF, CAATSA ve Türkiye
Trump, Temmuz 2019’da Türkiye’yi çok uluslu F-35 programından çıkardığını duyurdu. Ancak Pentagon, kilit öneme sahip bileşenler için Türk Savunma Sanayii firmalarıyla olan bağlantının devam edeceğini açıkladı.
S-400 tedariki öne sürülerek uygulanan CAATSA yaptırımları ve programdan ihraç gibi ABD’nin tek taraflı hamlelerine rağmen Türkiye’nin 2022’ye kadar bu parçaların tedarikine devam etmesi bekleniyor.
Ocak 2021’de Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar tarafından konuyla ilgili olarak yapılan açıklamada, S-400 Hava Savunma Sistemlerinden 2021 yılı itibariyle geri dönmenin çok zor olduğu dile getirildi. Bakan Akar, aynı zamanda ABD’nin yaptırımlar gibi tehditkar bir dilden uzak durması gerektiğini vurguladı. Sorunların çözümü için diyalogdan yana olunduğu belirtildi.
Pentagon verilerine göre uçağın 24000 parçasının 817 tanesini Türk savunma sanayii firmalarının ürettiği belirtiliyor. Söz konusu parçaların 188 tanesi ise 3000 parçalık motora ait. Türkiye’nin motorla ilgili görevleri şunları kapsamaktadır:
- Kablolar için kayış ve kayışların destekleyici parçaları
- Kompresör pallerinin yuvaları
- Türbinler için conta
İlgili Olarak
Türkiye F-35 programına yönelik ABD’li hukuk bürosuyla anlaştı
Türkiye’nin F-35 programı için kritik parça üretimindeki rolü durdurulamıyor
Defence Turk Yayın Koordinatörü. Türk Savunma Sanayii özelinde; savunma teknolojileri, stratejileri ve politikaları araştırmacısı ve takipçisi.