Uluslararası Silah Ticareti Yönetmeliği (ITAR), ABD ulusal güvenliğini korumak ve dış politika hedeflerini ilerletmek amacıyla savunma ve askeri teknolojilerin ihracatını kontrol eden ABD Dışişleri Bakanlığı yönetmeliğidir. ITAR şu anda ABD Dışişleri Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Savunma Ticaret Kontrolleri Müdürlüğü (DDTC) tarafından yönetilmektedir.
ITAR’ın kapsamı oldukça geniştir. ITAR, Amerika Birleşik Devletleri Silah Listesi’nde (United States Munitions List/USML) bulunan tüm savunma ürünleri için geçerlidir. USML, savunma maddeleri, savunma hizmetleri ve ilgili teknik veriler olmak üzere üç alt bileşene ayrılmıştır.
USML kapsamındaki Savunma Maddeleri şunları içermektedir:
- Silahlar
- Mühimmatlar
- Fırlatma sistemleri, roketler (uydular dahil), torpidolar, bombalar ve mayınlar
- Kara araçları
- Uçak ve ilgili ekipmanlar
- Kişisel koruyucu ekipmanları
- Kimyasal maddeler, biyolojik maddeler ve ilgili ekipmanlar dahil olmak üzere toksikolojik maddeler
USML kapsamındaki Savunma Hizmetleri şunları içermektedir:
- Yabancı kişilere savunma ürünleriyle ilgili her konuda eğitim dahil olmak üzere yardım sağlamak. Buna tasarım, geliştirme, üretim, bakım vb. dahildir.
- Yabancı kişilere kontrollü ilgili teknik verilerin sağlanması.
- Yabancı birliklerin ve kuvvetlerin askeri eğitimi
USML kapsamındaki İlgili Teknik Veriler ise şunları içermektedir:
- Planlar, çizimler, dokümantasyon
- Savunma ürünleri ve savunma hizmetleri hakkında sınıflandırılmış bilgiler
- Savunma ürünleriyle doğrudan ilgili yazılımlar[1]
ITAR düzenlemeleri aslında USML listesindeki öğelere yalnızca ABD vatandaşlarının erişebileceğini ifade etmektedir. Bu bağlamda USML kapsamındaki ürünleri işleyen, üreten, tasarlayan, satan veya dağıtan herhangi bir şirket ITAR uyumlu olmalıdır. Tedarik zincirindeki her şirketin ITAR uyumlu olması gerekmektedir. Şirket A, şirket B’ye bir parça satarsa ve ardından şirket B aynı parçayı yabancı bir güce satarsa, şirket A da ITAR’ı ihlal etmiş sayılmaktadır. AECA veya ITAR’ın herhangi bir hükmünü bilerek ihlal eden veya bir kayıt, lisans başvurusu veya raporda herhangi bir yanlış beyanda bulunan veya gerçekleri atlayan kişilere 1 milyon Dolar’a kadar para cezası veya yirmi yıla kadar hapis cezası veya her ikisi birden uygulanmaktadır.
Tarihçe
Modern ITAR’ın yasal temeli, 1976 Silah İhracatı Kontrol Yasası’na (AECA) dayanmaktadır. Bu yasa, ABD’nin savunma ürünlerinin ve hizmetlerinin ihracatını kontrol etme yetkisini ABD Dışişleri Bakanlığı’na vermiş ve ABD Silah Listesi’nin (USML) oluşmasını sağlamıştır. İlerleyen süreçte ise ABD Dışişleri Bakanlığı, AECA kapsamında Uluslararası Silah Trafiği Düzenlemeleri (ITAR) adı verilen detaylı bir yönetmelik hazırlamıştır. İlk ITAR, 1970’lerin sonunda yayımlanmış ve ABD’nin askeri teknoloji ve mühimmat ihracatına dair kapsamlı kontrol çerçevesini sunmuştur.[2]
Soğuk Savaş sırasında ITAR, ABD’nin teknoloji transferlerini kontrol altında tutarak, askeri üstünlüğünü koruma ve stratejik rakiplere hassas teknolojilerin erişimini engelleme aracı olarak yoğun bir şekilde kullanılmıştır. Soğuk Savaş sonrası dönemde ise küreselleşen ticaret ve teknolojik gelişmeler ITAR’ın kapsamını genişletmiştir. 2000’li yıllarda, ITAR, teknoloji tabanlı sektörlerde (ör. uzay, siber güvenlik, yapay zeka) kullanılan ürünleri daha sıkı kontrol altına almıştır.[3]
Yasal İhracat Yöntemleri
ITAR kapsamındaki ürün, teknoloji veya hizmetlerin yasal olarak ihraç edilebilmesi için üç yöntem bulunmaktadır. Bunlar ihracat lisansı, anlaşmalar ve muafiyetler olarak adlandırılmaktadır.
İhracat Lisansı
Lisans, ABD Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Savunma Ticaret Kontrolleri Direktörlüğü (DDTC) tarafından verilen bir belgedir ve belirli savunma ürünlerinin veya hizmetlerinin ihracatına izin verir.
Kullanılan lisans türleri şunlardır:
- DSP-5: Sınıflandırılmamış savunma ürünlerinin kalıcı ihracatı.
- DSP-61: Sınıflandırılmamış savunma ürünlerinin geçici ithalatı.
- DSP-73: Sınıflandırılmamış savunma ürünlerinin geçici ihracatı.
- DSP-85: Sınıflandırılmış savunma ürünlerinin kalıcı/geçici ihracatı veya geçici ithalatı.
- DSP-94: Yabancı Askeri Satışlar (FMS) programı kapsamında ihraç edilen ürünler için.
Anlaşmalar
ITAR kapsamında üç tür anlaşma vardır:
- Teknik Yardım Anlaşmaları (TAA): Savunma hizmetlerinin sağlanması veya teknik verilerin paylaşılması için yapılan anlaşmalar.
- Üretim Lisansı Anlaşmaları (MLA): Savunma ürünlerinin yurt dışında üretilmesi için yapılan anlaşmalar.
- Dağıtım Anlaşmaları (DA): ABD’den ihraç edilen savunma ürünlerinin yurt dışında bir depo veya dağıtım noktası üzerinden belirli satış bölgelerine ulaştırılması için yapılan anlaşmalar.
Bu anlaşmaların geçerliliği için DDTC’nin önceden yazılı onayı gereklidir.
Muafiyetler
ITAR, belirli durumlar için ihracat lisansı veya anlaşma gerekmeksizin muafiyet sağlar (örneğin, NATO ülkelerine yapılan sevkiyatlar veya küçük bileşenlerin ihracatı). Muafiyetlerin kullanılabilmesi için detaylı gereksinimler karşılanmalı ve durumlar ITAR’ın belirttiği 59 farklı senaryodan birine uymalıdır.
ITAR yasakları
Yukarıda bahsedildiği üzere ITAR, ABD üretimi bileşenleri içeren ürünlerin veya sistemlerin satışı için ABD iznini zorunlu kılmaktadır. İlgili düzenleme ile ABD, bazı ürünlerin satışını durdurmuştur. Yakın dönemde İngiliz-Fransız MBDA şirketinin Mısır’a SCALP seyir füzesi ihracatı, sistemde bulunan ve ITAR tarafından kontrol edilen bir bileşen nedeniyle talebin ilk yıllarında durdurulmuştur.[4] Bu bağlamda ABD’nin kilit müttefiklerinden biri olan İsrail’e tehdit oluşturabilecek herhangi bir ülkeye belirli silah türlerini satmaya isteksiz olduğu ve bu sayede ITAR’ı kullanmaktan çekinmediği görülmektedir. ITAR düzenlemesinde yer alan bir diğer politika ise ABD’nin Orta Doğu’ya silahlı insansız hava aracı (SİHA) satmama kararıdır. Bu sayede ilgili teknolojilerin ABD’nin (veya İsrail’in) düşmanlarının eline geçmemesi hedeflenmektedir.
Benzer şekilde, FalconEye askeri gözetleme uydularının Birleşik Arap Emirlikleri’ne satışı da 2014 yılında ITAR kontrollü elektronik bileşenler nedeniyle sorgulanmıştır. ITAR’dan dolayı tedarik sorunları yaşayan bir diğer ülke ise Pakistan’dır. ABD, Pakistan’a F-16 tedarikine ülkenin Çin ile olan ilişkilerini bahane ederek yanaşmamıştır. Ek olarak Türkiye’nin Pakistan’a tedarik edeceği T129 ATAK Helikopterleri de aynı sebepten ihraç edilememiştir.
Bu tür durumlar, birçok ülkede ve hatta AB düzeyinde “ITAR’sız bir hareket” oluşmasına neden olmuştur. Hem Rafale hem de Eurofighter savaş uçaklarının yerini alması beklenen FCAS programının ITAR’sız olup olmayacağı konusunda birçok tartışma yaşanmıştır. Bu bağlamda Fransız Senatosu’nun FCAS ile ilgili 2020 yılında yayımladığı raporda “gerekli bir “ITAR’sızlaştırma”” olduğu ve “FCAS projesinin en başından itibaren gelecekte ITAR’a daha az bağımlı olması gerektiği” vurgulanmıştır.. Bu bağlamda MBDA’nın MICA füzesinin herhangi bir ITAR bileşenini dışlayacak şekilde tasarlanmıştır.
Fransa, “ITAR-dışılaştırma” konusunda Avrupa’da en çok sesini çıkaranlardan biri olsa da, örnekler diğer ülkelerden veya diğer Avrupa çokuluslu projelerinden de gelmektedir. Örneğin, Alman Savunma Bakanlığı’nın 2017’de yeni taarruz tüfeklerinin satın alınması için yaptığı ihalede “ITAR’dan muaf” olunmasına yönelik bir kriter de vardı. Ayrıca, İspanya, İtalya, Almanya ve Fransa’nın müşterileri olarak geliştirilen ve Avrupa Birliği hibeleri de alan EURODRONE programı için de “ITAR’dan muaf” bir hedef dile getirilmiştir. [5]
Eurofighter savaş uçağı ve ITAR
Geçtiğimiz aylarda basın mensupları ile bir araya gelen Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Türkiye’nin Eurofighter Typhoon savaş uçağı almak istediğini belirterek şu açıklamayı yapmıştı;
“F-16 tedarik ve modernizasyonu süreci devam ederken üzerinde durduğumuz tek uçak; oldukça etkili olan ve en iyi alternatif olarak gördüğümüz Eurofighter. Biz ilk aşamada 20, daha sonra 20 olmak üzere en üst versiyon Eurofighter almak istediğimizi ilettik. Daha önce ifade ettiğimiz gibi İngiltere ve İspanya bu talebe olumlu bakıyor. Bir ülke müttefikliğe aykırı bir şekilde buna karşı çıkıyor. Biz müttefiklerin birbirlerine yaptırım uygulamasını müttefiklik ruhuna aykırı buluyoruz.”
Ardından yaşanan süreçte ise Almanya’nın geri adım attığı ve Türkiye’ye Eurofighter Typhoon tedarikine yönelik teknik görüşmelerin başladığı açıklanmıştı.
Eurofighter Typhoon, ABD teknolojisinin belirli unsurlarını içerdiği için ITAR kısıtlamalarına tabidir. Bu bağlamda Eurofighter Typhoon savaş uçaklarında bulunan ve ABD merkezli Raytheon tarafından geliştirilen Çok İşlevli Bilgi Dağıtım Sistemi’ni (Multifunctional Information Distribution Systems/MIDS) kullanmaktadır. İlgili sistem, Link 16 ağı üzerinden askeri taktik veri bağlantılarının yüksek hızlı, güvenli paylaşımını sağlamaktadır. Ek olarak 2023 yılında Raytheon’un yan kuruluşu Collins Aerospace tarafından geliştirilen kokpit ekranlarının Eurofighter Typhoon savaş uçaklarına entegrasyonu için BAE Systems ile sözleşme imzalanmıştır.
Eurofighter savaş uçağında yer alan alt sistemlerine rağmen ABD, bugüne kadar Eurofighter Typhoon savaş uçağının başka ülkelere tedariki için herhangi bir engellemede bulunmamıştır. Keza savaş uçağı şu anda Suudi Arabistan (72), Umman (12), Kuveyt (28) ve Katar (24) tarafından kullanılmaktadır.
- [1] International Traffic in Arms Regulations (ITAR), LII, Erişim Tarihi: [25.11.2024]
- [2] What are Arms Regulations, CVG Strategy, Erişim Tarihi: [25.11.2024]
- [3] The ITAR and You, Kendra L. B. Cook, C2 International
- [4] The SCALP Missile for Egypt: The ITAR Barrier, SLD info, https://sldinfo.com/2018/08/the-scalp-missile-for-egypt-the-itar-barrier/, Erişim Tarihi: [26.11.2024]
- [5] ITAR-Related Obstacles to Exports, ESD, https://euro-sd.com/2022/10/articles/27520/itar-related-obstacles-to-exports/, Erişim Tarihi: [26.11.2024]
Gaziantep Makine Mühendisliği Bölümü öğrencisi. Savunma Sanayii ve Uluslararası İlişkiler Meraklısı