“Ancak sivil imkanların artması ile devlet dışı aktörlerin bile çok daha uzun menzilden çoklu saldırı imkanlarına erişmesi İsrail’in paradoksun dezavantajlı yüzü ile karşı karşıya gelmesini sağlamıştır.”
Fatih Mehmet Küçük
1912 yılında İtalyanların, Trablusgarp Savaşı’nda Osmanlı’ya karşı hava filosu kullanması sonucunda Türk askerlerinin topçu ve makineli tüfekler ile gerçekleştirdiği koordineli ateşte Derne’de İtalyan uçağının düşürülmesi ile ilk hava savunma kullanımı gerçekleştirilmiş oldu. Günümüzde ülkelerin egemenlik haklarını iddia ettiği toprak parçalarının gökyüzünü koruması yani hava sahasını savunma kolay bir süreç değildir. Hava savunma görevlerinin icra edilmesi için hava sahasının sürekli gözlenmesi, izlenmesi ve çok farklı tehditlere yönelik angajmanların belirlenmesi için karmaşık ve zorlu süreçler gerekmektedir. Modern tehdit setleri 15-20 metrelerdeki mini mikro İHA’lardan 9-10 bin metre yüksekteki savaş uçaklarına hatta uzaya ulaşan balistik füzelere kadar atmosferin bir den fazla katmanını kapsamaktadır.
7 Ekim’de İsrail’in kuşatması altındaki Gazze bölgesinde bulunan çeşitli Hamas mensupları İsrail’in abluka birliklerine karşı çok sert bir saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırılar sırasında Hamas daha önceki yıllarda olduğu gibi çok sayıda roket ile İsrail’in C-RAM sistemi Demir Kubbe’yi (Iron Dome) çeşitli zamanlarda satürasyon saldırıları ile aştı ve şehir merkezlerinde korku oluşturmayı başardı. Ayrıca Yemen’deki Husiler tarafından yüzlerce km uzaktan atılan balistik füzeler ve seyir füzeleri hem ABD’nin deniz konuşlu Aegis muhripleri, İsrail’in anti balistik füze sistemi Arrow ve İsrail savaş uçakları ile imha edildi. Yine çeşitli kaynaklarda Davud’un Sapanı sisteminin de operasyonel olarak bu olaylar sırasında kullanıldığı belirtildi
İsrail’in hava savunma yapısı yıllardır Demir Kubbe sistemi ile tartışılagelmiştir. Sistemin tek başına İsrail’in tüm topraklarını tüm hava tehditlerinden koruyan “mucize sistem” olduğu algısı kamuoyuna yerleşmiştir. Bu durumun İsrail tarafından da “yenilmezlik” algısını desteklemek için pompalanan bir propaganda olduğu düşünülmektedir. Ancak Demir Kubbe İsrail’in hava savunmasındaki en alt katmanı oluşturan bir C-RAM sistemidir.
İsrail’in Hava Savunma Yapısı ve Dar Alan Paradoksu çalışmasının tamamı Defence Turk Dergi 18′inci sayısında.
Çalışmanın tamamını buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.
Bu kapsamda İsrail’in hava savunma mimarisi İsrail Füze Savunma Teşkilatı – IMDO (Israel Missile Defense Organization) tarafından geliştirilmektedir. Bahse konu mimarinin idaresi ise İsrail Hava Kuvvetleri tarafından, farklı hava savunma sistemlerinin entegre edildiği bir merkezi bir gelişmiş komuta kontrol yapısı ile icra edilmektedir. İsrail’in hava savunma sistemleri aşağıdan yukarı şu şekildedir;
1. FIM-92 Stinger ve Machbet: Omuzdan atılabilen tek er tarafından kullanılan alçak irtifadaki İHA, helikopter, savaş uçağı ve seyir füzelerine karşı etkili. FIM-92 Stinger, ABD yapımı omuzdan ateşlenen hava savunma sistemi (MANPADS) olarak tasarlanmış olup düşük irtifadaki helikopter, uçak, insansız hava aracı ve seyir füzesi gibi hedeflere karşı kullanılabilir. Füze, hedefin yaydığı kızılötesi ve morötesi ışınları takip eden bir arayıcı ile donatılmıştır. 1981 yılında hizmete giren Stinger 25’ten fazla ülke tarafından kullanılmaktadır. 10,1 kg ağırlığındaki füze 1,52 m uzunluğunda ve 70 mm çapındadır. Füze, Mach 2,54 (750 m/s) hıza ulaşabilir ve 4,8 km menzile sahiptir.
Machbet, İsrail tarafından M163 VADS sistemi üzerinden geliştirilmiştir. M61 Vulcan topunun yanı sıra Stinger füzelerini sisteme entegre etmiştir. Harici radarlardan veri alabilen sistem bu sayede göz le temas dışında daha uzak mesafelerden tespit edilen hedefler için daha fazla hazırlık süresine sahiptir. 4 adet Stinger füzesi taşıyan sistem taşıdığı kamera sistemleri ile de er tarafından kullanılan Stinger füzelerine göre daha isabetli atış oranı sunabilir.
2. Iron Dome (Demir Kubbe): Top, Havan ve Roket Karşı Tedbir Sistemi (C-RAM) küçük roketler, havanlar ve topçu mühimmatları başta olmak üzere seyir füzeleri, İHA’lar ve helikopterlere karşı etkili nokta hava savunma sistemi. Geçmişi yaklaşık 20 yıl öncesine dayanan Demir Kubbe sistemi İsrail-Filistin arasında barışın sağlanamaması ve akabinde İsrail’in Gazze bölgesine yaptığı saldırıların şiddetlenmesi sonucu Hamas’ın karsı hamle olarak yerel (bölgedeki İsrail karşıtı aktörlerin desteği ile) ürettiği ve/veya tedarik ettiği 122mm veya farklı çaplardaki serbest uçuş (balistik uçuş) yapan roketler ile cevap vermesi sonucu Israil’in Rafael firması öncülüğündeki çok sayıda şirket tarafından geliştirilmiştir.
Gaziantep Makine Mühendisliği Bölümü öğrencisi. Savunma Sanayii ve Uluslararası İlişkiler Meraklısı