Türkiye’ de “Ülkemizin mühimmatları nerede üretiliyor?” sorusuna çok düşük oranda bir kesim sağlıklı yanıtlar verebiliyor. Her bireyin farklı ilgi alanı vardır ve diğer alanları öğrenirken de aynı hassasiyeti göstermesini bekleyemeyiz. Fakat özellikle teknolojinin hâkim olduğu bu çağda, internetle bu kadar iç içe olan bir kuşağın, bu sorunun cevabını bilmemesini son derece üzücü buluyorum. Elbette kimse merak edip araştırmak ve öğrenmek zorunda değil ancak en azından bu soruya tereddütsüz cevap verilmesini umuyordum. Hele ki son yıllarda ülke olarak savunma teknolojileri alanında bu kadar hareketli bir dönem yaşanıyorken, bu durumu kabullenemiyorum.
Ülkemizde, devlet himayesinde olmayan 15’ten fazla mühimmat fabrikası var. Bu sayıyı bu konuda en bilgili kişinin bile tam olarak bilmesi olanaksız ancak Kırıkkale’de devlet himayesinde 98 yıldır aktif olarak üretim yapan ve en son özerkleşmesini istediğim bir kuruluş mevcut, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK).
MKEK bünyesinde 11 fabrika vardır:
6’sı Kırıkkale’de; Ağır Silah ve Çelik Fabrikası, Hafif Silah Fabrikası, Pirinç Fabrikası, Barut Fabrikası, Hurda Fabrikası, Mühimmat Fabrikası
4’ü Ankara’da; Gazi Fişek Fabrikası, Makine Aksam ve Maske Fabrikası, Roket ve Patlayıcı Fabrikası, Kapsül Fabrikası
1’i ise Çankırı’dadır; Çankırı Silah Fabrikası
Kırıkkaleliyim. Ailem, Kırıkkale MKEK fabrikalarına yalnızca 3-4 km uzaklıkta yaşıyor. Babam Mühimmat Fabrikası’nda çalışıyor. Ben de daha önce Kırıkkale’ de bulunan fabrikaları birçok kez ziyaret etmiştim.
Erciyes Üniversitesi Makine Mühendisliği 4. Sınıf öğrencisiyim. Her mühendislik öğrencisi gibi benim de yaz stajı yapmam gerekiyordu. Ancak benim yaz stajı yapmak istediğim en son yer MKEK idi. Ailemle bu konu konuşulurken MKEK’ de staj yapmamak benim en keskin çizgimdi. Her ne kadar savunma teknolojisi fazlasıyla ilgimi çekiyor da olsa benim ilerlemek istediğim yolda MKEK’ den geçmek yoktu. Bunun sebebi ise önyargı. Ancak sonu pek benim istediğim gibi bitmedi ve Kırıkkale Mühimmat Fabrikasında staj yapmaya başladım.
Mühimmat Fabrikasında; Sanayi ve Teknoloji, Mühendislik Hizmetleri, Ar-ge, Bakım Onarım, Tapa, Mermi İşletmesi, İmla (Dolum Yeri) gibi işletmeler bulunmaktadır. Daha önce çok kere ziyaret ettiğim için staja başlamadan önce hangi işletmede yapacağıma karar vermiştim ve Mermi İşletmesi’nde stajıma başladım.
Kırıkkale Mühimmat Fabrikası’nda;
- 25mm / 35 mm Uçaksavar Mühimmatı
- 40 mm Bombaatar Mühimmatı
- 60 mm / 81 mm / 120 mm Havan Mühimmatı
- 105 mm / 155 mm Top Mühimmatı
- 105 mm, 155 mm ve 8 inç Obüs Mühimmatı
- 500 Libre MK-82 Bilyeli Uçak Bombası
- 2000 Libre MK-84 Uçak Bombası
- NEB (NÜFUZ EDİCİ BOMBA)
- El Bombaları, Roket Başlıkları
- Tüm Mühimmatların Tapaları
Üretilmektedir. (Bu fabrikada yalnızca ağır silah mühimmatları üretilmektedir. Hafif silah mühimmatları, Ankara MKEK fabrikalarında üretilmektedir.)
Öncelikle bilinmesi istenilen durum şudur; Mühimmat fabrikasında neredeyse her ürünün hammaddesi çelik fabrikası, pirinç fabrikası ve barut fabrikasından temin ediliyor. Eğer ki bir ürünün hammaddesi başka ülkelerden ithal ediliyor veya MKEK bünyesinde olmayan işletmelerden temin ediliyor ise büyük olasılıkla ekonomik veya zaman açısından daha kazançlı olmasından kaynaklanmaktadır. Belki araştırmacılar veya medya bunu farklı algılayabilir ancak hammadde temini için geniş çaplı planlar doğrultusunda çalışılmaktadır.
Projeler, Mühimmat Fabrikasının ‘Arge Birimi’ne bağlı tasarlanmaktadır. Tasarlanan mühimmatlar göz önünde bulundurularak üretim aşamasına başlamak üzere MKEK Çelik veya Pirinç Fabrikası’ndan hammaddenin işlenmiş hali temin edilir(çoğu zaman). Temin edilen hammadde ile projeler, ürün haline getirmek suretiyle son hali olan ‘dolum’ haline gelene kadar Mermi İşletmesi altında üretilmektedir.
Fabrikada genelde en yoğun çalışma zamanları kış mevsimlerinde olmaktadır, yaz mevsimlerinde yalnızca aralıksız süren veya bitmiş ürünlerin kontrol aşamaları yapılmaktadır. Sayısını tam bilemediğim kadar çok mühimmat üretiliyor olsa da bir stajyerin yaz stajı kapsamında tüm ürünlerin üretimine şahit olması pek mümkün değil. Ancak yine de en az 3 ürünün neredeyse tüm adımlarına şahit oldum diyebilirim.
Mühimmat Fabrikası olarak yönetmelik gereği yalnızca sipariş dâhilinde üretimler oluyor. Aksi takdirde olası bir tehlike oluşmaması adına depolanmak suretiyle mühimmat üretmek doğru bulunmamaktadır. Ancak ne kadar da depolanması doğru bulunmasa da tam olarak konumunun herkes tarafından bilinmemesiyle birlikte bazı güvenli bölgelerde depolanan mühimmat çeşitleri bulunmaktadır.
Fabrikada mühimmatlar sipariş dâhilinde üretilmesine rağmen, üretimi 1 yıl boyunca aralıksız süren bazı mühimmatlar vardır. Tüm aşamalarına şahit olduğum bazı mühimmatlar da şunlardır;
-
35 mm Parçacıklı Uçaksavar Tahrip Mühimmatı
Bu mühimmatta başlık ve gövde olarak 2 parça bulunuyor. Bu parçalar farklı atölyelerde üretilmektedir. Seri üretim yapılmasından ötürü her parça baştan sona tek seferde bitmiyor. Her adımında bir ekip çalışmasıyla kafile şeklinde depolanarak yapılıyor. Tüm işlemleri biten her 2 parça, uzun ve titiz bir kalite kontrol sürecine giriyor ve onaylanan ürünler İmla İşletmesine gönderiliyor. İmla İşletmesinde tüm mühimmatların dolum işlemi gerçekleştirilip teslimatı yapılıyor.
Teknik Özellikler
Etkili Menzil: | 6000 m |
Maksimum Menzil: | 11000 m |
Tam Atım Ağırlık: | 1570 g |
Tam Atım Boy: | 387 mm |
Tapa: | KZD 242 |
Barut: | NC.01.T.35. OE.M.SMS |
İlk Hız: | 1175 m/s |
Kullanıldığı Silah: | KDP (353 MK) Silah |
Nato Stok Numarası: | 1310 27 000 1356 |
İmla Maddesi: | Hexal |
Kapsül: | WK ZSD 263 |
-
105 mm Top Mühimmatı (APFSDS-T)
Bu mühimmat; Kovan, Penetrator(zırh delici çubuk) ve sabot olarak 3 parçadan oluşmaktadır. Stajımın yarısı, Gövde (kovan) parçasının üretim adımlarında bulunarak geçmiş olabilir. Bu parça, Pirinç Fabrikasından pirinç pul halinde temin edilerek ‘Kovan Atölyesi’nde pres tezgâhları tarafından işleniyor. Bir adımı ~3 hafta sürüyor. Hammaddesinden teslimat haline gelene kadar yaz stajım bittiği için, stajyer dönemimde ürünün son haline şahit olamayacaktım. Ancak staj sonunda kendime bir ziyaretçi kimliği edinerek, staj bittikten bir ay sonrasına kadar da bazı günler fabrikaya giderek bir kovanın tüm adımlarına şahit oldum. Nitekim işlemleri biten kovan, MSB’ye Mühimmat Fabrikası olarak teslim ediliyor. Penetrator ve sabot, Tapa İşletmesi tarafından temin edildiği için ne yazık ki ürünün montajına şahit olmadım.
Teknik Özellikler
Tam Atım Ağırlık: | 18000 g |
Tam Atım Boy: | 928 mm |
Barut: | M30 |
İlk Hız: | 1485 ±15 m/s |
Etkili Menzil: | 2000 m |
Nato Stok Numarası: | 1315 27 000 1717 |
Kullanıldığı Silah: | L7A3 Topu Takılı Leopard 1/M48T5 Tankları, M68 Topu Takılı M48A5 Tankı |
Zırh Delme Yeteneği: | NATO 70°lik eğimle 2000 m’ye yerleştirilen 225 mm kalınlığındaki zırh plakayı deler. |
-
155 mm Obüs Mühimmatı (MOD 274) [Dipten Yanmalı Uzun Menzilli Tahrip Mühimmatı]
Bu mühimmat; Tapa, Gövde ve Bakır (sevk) Çember olarak 3 parçadan oluşmaktadır. Çelik Fabrikasından istenilen ölçülerde kesilmiş çelik bloklar geliyor. Bu bloklar, Sıcak Pres Atölyelerinde 1080 °C sıcaklıkta çalışan Pres Tezgâhlarında işlenerek kaba bir gövde haline getiriliyor. Tüm adımları diğer mühimmatlar gibi uzun sürmektedir. Tezgâhlarda yapılan adımlar bittikten sonra sevk çemberi takılmaktadır. En son da kalite kontrol birimi tarafından ölçüleri kontrol edilip onaylanan gövde parçaları, Tapa İşletmesinde tapası takılarak teslim edilmektedir.
Teknik Özellikler
İmla Maddesi: | TNT |
Maksimum Menzil: | 39000 m |
İlk Hız: | 945 m/s |
Kullanıldığı Silah: | Fırtına Ve Panter Obüsleri (52 Kalibre) |
Tam Atım Ağırlık: | 45350 g |
Tam Atım Boy: | 950 mm |
Tapa: | M582A1, M564, M557, M739, M739A1, AS7250 |
Barut: | DM92 Modüler Barut Sistemi |
Nato Stok Numarası: | 1320 27 053 0565 (G tipi halkalı kör tapalı) |
Mühimmat Fabrikası’nda üretimi bitmiş veya yavaş adımlarla ilerlenen diğer mühimmatlar ise şunlardır;
Daha fazla el bombası bulunmaktadır.
Savunma teknolojileriyle ilgilenen bir üniversite öğrencisi olarak kariyer planım doğrultusunda devlet himayesinde mühendis olmayı “kapana kısılmak, körelmek, gelişememek…” olarak nitelendiriyordum. Bu benim hiç yıkamadığım bir önyargımdı. Eminim birçok mühendis ve mühendislik öğrencisi de aynı fikri savunuyor, hatta hala ben de bu fikri savunuyorum. Ancak buna rağmen, MKEK mühendisi olmanın, kariyer planıma dâhil olduğunu söyleyebilirim. Elbette staj yaparken yalnızca mühimmat üretmeyi öğrenmedim.
Stajı yapmadan önce öğrenci olmayı son derece keyifli buluyordum. Öğrenciyken bile bu sektörde büyük ideallerim olsa bile çalışmaktan ve sorumluluk almaktan çok korkuyordum. Mezun olduktan sonraki süreci hiç düşünmemeye gayret ediyordum. Özellikle devlet himayesinde çalışmayı fobi edinmiştim. Ancak tahmin edemeyeceğim kadar güzel bir staj dönemi geçirerek, edindiğim tecrübelerle ve karşılaştığım insanlarla bu yöndeki tüm korkularımı aşmış oldum. Hatta öğrenciliğimin bir an önce bitmesini iple çekiyorum.
MKEK Mühimmat Fabrikası’na adımınızı attığınız an karşı duvarda kocaman şu yazı yazıyor;
“VATANINI EN ÇOK SEVEN, GÖREVİNİ EN İYİ YAPANDIR.” Mustafa Kemal ATATÜRK
İşte tüm önyargılarımı yıkan cümle. Bir Türk gencinin hayat mottosu olması gerektiğine inandığım cümle. İlk gün lanet ederek girdiğim kapıdan son gün çıkarken, bir sonraki gelişimde MKEK mühendisi olarak girmeyi dilediğimi çok iyi hatırlıyorum.
İster devlet himayesinde olsun ister olmasın Türkiye’ de savunma teknolojileri alanında ilerleyen tüm işletmelerin ortak paydası; memleketimizin savunma sanayisini ilerletmek, yükseltmek ve özellikle dış devletlere olan ihtiyacı en aza indirgemek. Devlet himayesinde de bu kadar büyük tek kuruluş MKEK. Ancak ne yazık ki özerkleşmeye terk edildi. Buna rağmen hala ayakta kalabilen, ben doğduğumda da var olan öldükten sonra da var olmasını istediğim 98 yıllık bir başyapıt. Belki özerkleşmesi sonucunda ülkemize bu sektörde daha iyi sonuçlar elde edilecek veya verimli üretimler olacak. Ancak ben MKEK’ nin şu anki tembelliğini yalnızca sahiplenilmemesi yüzünden olduğunu düşünüyorum. Ben bunu reddediyorum. Özerkleşecek de olsa önce ayakta durmasına sonuna kadar uğraşılması gerektiğini düşünüyorum. “Ben asla devlet himayesinde çalışmam” diyen, idealist bir üniversite öğrencisinin bile yalnızca bir yaz stajı yaparak “Ben kesinlikle burada çalışırım” diyebileceği bir kuruluş olduğunu iddia ediyorum ve ülkemizin böyle bir değere sahip olmasını gurur verici buluyorum.
Sema SUSAR

Makine Mühendisliği öğrencisi. Savunma sanayii araştırmacısı.