“Müşterek harekât esnekliği, mühimmatlar arasındaki boşlukların giderilmesi gibi nedenler gözetildiğinde her iki mühimmatın da kullanılması büyük bir kuvvet çarpanı sağlayacaktır.”
ROKETSAN 31 Mart’ta yeni seyir füzesi ailesi ÇAKIR’ın tanıtımını yaptı. Oldukça profesyonel bir şekilde gerçekleştirilen etkinlikte 2021 yılındaki TEI-TJ300 motorunun testi sırasında açıklanan Orta Menzil Gemi Savar Füzesinin tanıtılması bekleniyorken ROKETSAN tarafından çok daha kapsamlı bir ürün ailesi olan ÇAKIR’ın lansmanı gerçekleştirildi.
TÜBİTAK SAGE ise ilk kez IDEF’17 fuarında konsept olarak ortaya koyduğu KUZGUN modern modüler müşterek mühimmat ile ilgili çalışmalarını sürdürmektedir. KUZGUN’un serbest süzülümlü, turbojet motorlu ve katı yakıtlı olmak üzere üç temel konfigürasyonunun olması planlanmıştır.
Hem havadaki hem de satıhtaki statik veya hareketli sistemler için uzun erimli ve hassas füzelere olan ihtiyaç artmaktadır. Özellikle potansiyel tehditlerin uzun erimli erişiminin ve hedeflerin hareket kabiliyetinin artması, hava savunma sistemlerinde yeni nesil mimarilere geçişin hızlanması gibi nedenler ile uzun erimli hassas mühimmat ihtiyacı artmaktadır. Ağ merkezli harp mimarisinin yaygınlaşması müşterek harekâtların potansiyelini arttırırken mühimmatların müşterek kullanımı konusundaki yönelimler de artmaktadır.
Arada Kalan Füze Sınıfı
Türkiye hâlihazırda karadan fırlatılan bir seyir füzesini envanterine katmamıştır. Balistik olarak fırlatılan M-270 TEL aracından fırlatılabilen MGM 140 ATACMS Block IA füzesi (165 km), BORA (280+) balistik füzesi, YILDIRIM balistik füzesi (150 km) ve TRG-300 KAPLAN (son olarak yüksek infilaklı ve parça tesirli 120 km menzilli Blok III versiyonu teslim edildi) füzeleri Kara Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde bulunmaktadır. Diğer kuvvetlerin envanterinde de kara konuşlu uzun erimli füze sistemi bulunmamaktadır. Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde SOM seyir füzesi (250+ km), AGM-84H/K SLAM-ER seyir füzesi (250+ km), AGM 142 Popeye I (80-100 km) füzesi, AGM-88 HARM (90-110 km), anti radyasyon füzesi ve AGM 65 G/G2 Maverick IIR (28 km) füzesi bulunmaktadır. Yine itkisiz olsalar da stand off menzilden vuruşa izin veren Kanatlı Güdüm Kiti (KGK) (100+ km) ve AGM 154 A 1 JSOW Blok II (130 km) güdüm kitleri de Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde yer almaktadır. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ise gemi ve denizaltı konuşlu olarak ATMACA (220+ km) gemisavar füzesi ve Harpoon UGM/RGM 84 Block I/II gemisavar füzesi (120+ km) kullanmaktadır. Helikopter konuşlu olarak ise AGM-119 MK2 MOD7 Penguin (34+ km) füzesi kullanmaktadır.
Orta-Uzun Erimli ve Yüksek Etkinlikli Füzeler: ÇAKIR ve KUZGUN çalışmasının tamamı Defence Turk Dergi 9‘uncu sayısında.
Defence Turk Dergi’ye online ve basılı olarak erişmek için tıklayınız.
Kara Kuvvetleri Komutanlığı uzun erimli hassas vuruş kabiliyeti için etkin olarak TRG-300 KAPLAN füzelerini kullanmaktadır. MGM 140 ATACMS füzelerinin faydalı kullanım ömrünün sonuna geldiği tahmin edilmektedir. Yine ihtiyaç duyulması halinde BORA ve YILDIRIM balistik füzeleri de kullanılabilecektir. Ancak 2020 Azerbaycan-Ermenistan Savaşı’nda da çok net biçimde görüldü ki IIR güdümlü fırlatıcı personele anlık görüntü iletebilen hassas mühimmatlar kara kuvvetleri açısından da son derece kıymetlidir. Hem uçar unsurlardan hem de karadan fırlatılabilen bu mühimmatlar günümüz muharebe sahasının karmaşık yapısında önemli avantajlar sağlamaktadır. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı açısından da hem Penguin füzelerinin yerini alabilecek (Helikopterlerden de kullanılabilecek) hem de ATMACA ve Harpoon gibi değerli ve daha sınırlı sayıda kullanılabilecek olan füzeleri kısmen ikame edebilecek gelişmiş bir mühimmata ihtiyaç duyulmaktadır. Hava Kuvvetleri Komutanlığı; KGK, LGK, TEBER vd. gibi güdüm kitleri ile daha avantajlı konumda olsa da havadan bırakılabilen SOM ve SLAM-ER gibi değerli mühimmatları ikame edebilecek hem fiyat avantajı olan hem de daha hafif mühimmata insanlı ve insansız uçaklarda kullanmak üzere ihtiyaç duymaktadır.
Güdüm
Hâlihazırda sensör teknolojilerinin gelişmesi ve veri işlem kapasitelerinin artması sonucunda hassas güdümlü mühimmatlarda çok sayıda güdüm prensibi bir arada kullanılmaktadır. Özellikle imagine infrared olarak geçen görüntüleyici kızılötesi (IIR) güdüm prensibini kullanan mühimmatlar artmaktadır. Bu güdüm prensibine haiz mühimmatlar farklı hava koşullarında hedefi görsel olarak da eşleştirebildiği hatta bazıları operatöre anlık görüntü aktarabildiği için hedefi çok büyük hassasiyet ile vurabilmektedir. IIR sensörlere erişimin görece kolaylaşması, maliyetlerinin düşmesi ve daha kompakt boyutlarda üretimlerinin gelişmesi nedeni ile küçük mühimmatlarda da aktif olarak kullanılabilmektedir.
Yazının devamı için lütfen giriş yapın veya kaydolun