Bu yıl 5.si düzenlenen Küresel Uydu ve Uzay Fuarı(KUUF) 1-2 Eylül tarihlerinde 35 ülkeden 40’dan fazla şirketin katılımıyla çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. KUUF, sektörde yeni iş fırsatlarının önünü açmak, ağınızı genişletmek ve online online konferanslarla uydu ve uzay endüstrisine hitap etmek için çevrimiçi olarak gündeme geldi.
Fuarın ilk oturumu Türkiye Uzay Ajansı başkanı Serdar H. Yıldırım’ın katılımıyla ve ESOA’dan Aarti Holla’nın moderatörlüğüyle başladı. TUA’yı ve stratejilerini konu olan oturum 13.00’te başladı. TUA’nın kurulduğu günden bugüne açıklamalarda farklı olarak hiç bir şey olmaması ise izleyicileri hüsrana uğrattı.
TUA Başkanı, ajansın ilk ve en önemli hedefinin elbette uzaya erişim olduğunu Milli Uzay Programı kapsamında sonda roket ve taşıyıcı roket çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Hali hazırda LEO’da ve GEO’da aktif yer gözlem ve iletişim uydumuz oluğunu vurgulayarak roket çalışmalarıyla LEO, MEO ve GEO yörüngelerinin uzay araçları, uyduları vd. için hedeflendiğini söyledi. Bahse konu uydu ve uzay araçlarının imali ve tasarımı içinde gerek şirketlerle gerek üniversitelerle iletişimde olduklarını belirtti.
Yıldırım, Türkiye’nin uydu fırlatma tesisleri için pekte iyi bir coğrafyada olmadığını hatırlatarak bu hususta uluslararası ajans, kurum ve kuruluşlarla işbirliğine gidilebileceğini söylerken bunun için henüz erken olduğunu finansal yeterlilik beraberinde kabiliyetlerin sağlanmasıyla gerekenin yapılacağını belirtti.

Moderatör Aarti Holla’nın TUA’nın ilk projesi nedir sorusuna cevaben Doğu Anadolu Gözlemevi’ni anlatan Yıldırım, 5-6 yıl içerisinde uzay erişiminde de önemli yol katedileceğini söyledi.
DAG 4 metre ayna çapına sahip bulunduğu enlem ve boylamda en iyi tek teleskop olma özelliğine sahip. DAG’ın 2021 yılında ilk ışığını almasıyla aktif hale gelmesi planlanıyor.
Yine daha evvelde belirtildiği üzere TUA’nın şemsiye bir organizasyon yapısında merkezde yer alacağı söylendi. Çeşitli yarışmalarla üniversitelerin, mevcut şirketlerin ve girişimcilerin sayesinde oluşturulan ekosistem içerisinde değerlendirilip eldeki kaynakları ve insan gücünü en verimli şekilde kullananlara gereken desteğin sağlanacağını belirten Yıldırım, ekonomik sorunların bu alanda oldukça etkili olduğunu belirtti.
Bu konuda her ne kadar geç kalınmış olsa da Türkiye’nin uydu tasarımına ve imaline yönelik tesislerinin her birinin alanında gayet iyi olduğunu söyleyerek sunumuna başladı.
Sunumda Türkiye’nin önemli iletişim uydularından, yer gözlem uydularından ve küp uydularından bahsedildi. Görselde de açıklandığı üzere TURKSAT 6A %60 oranına sahip ilk uydumuz olacak. Bu sayede Türkiye’nin elde edeceği kabiliyetler oldukça önemli olacak.
Türkiye’nin İletişim Uyduları
Türksat 3A
2008 yılında fırlatılan Türksat 3A, Türksat 1C ve 2A’nın trafiğini azaltmak ve mevcut akışı hızlandırıp maliyeti düşürmek amacıyla gönderilmiştir. Uydunun inşasında 22 Türk mühendisi Fransa’yla beraber çalışmıştır. Görev ömrü yaklaşık 20 yıl olan uydu, geniş kapsama alanı sayesinde televizyon yayıncılığının yanı sıra, ses, veri ve internet aktarımı içinde kullanılmaktadır.
Türksat 4A
EDY’de görevini icra eder. 2014 yılında fırlatılan 4A mevcut uydularımızla karşılaştırıldığında daha güçlü bir sinyal sistemine sahiptir. Görev ömrü 30 yıl olarak hesaplanıyor.

Türksat 4B
2015 yılında Kazakistan’dan fırlatılan Türksat 4B ile Ka bant üzerinden daha az maliyetle daha hızlı internet erişimine olanak sağlanmıştır. Türksat 4B’nin üretiminde Mitsubishi Electric ile ortak çalışılmıştır.
Türkiye’nin Yer Gözlem Uyduları
BİLSAT
BİLSAT projesi Türkiye’de küçük uydu teknolojilerinin desteklenmesi için başlatılmıştır. SSTL firması ile ortak olarak gerekli alt yapı ve yer istasyonu kurulmuştur. Görev yükü olarak TÜBİTAK UZAY (eski adıyla BİLTEN) ve yerli sanayiinin destekleriyle GEZGİN ve ÇOBAN Türkiye’de tasarlanarak üretilmiştir.

RASAT
2011’de göreve başlayan RASAT; Devlet Planlama Teşkilatı tarafından desteklenerek, TÜBİTAK UZAY tarafından Türkiye’de tasarlanıp üretilen, tasarım, üretim ve test aşamalarının tamamı Türk mühendis ve teknisyenleri tarafından TÜBİTAK UZAY tesislerinde tasarlanan ilk yer gözlem uydusudur.
Göktürk – 1
Güneş ile eşzamanlı yörüngede olan Göktürk – 1 Dünya üzerinde herhangi bir bölgeden coğrafi kısıtlama olmaksızın görüntü alabilecek olan Göktürk – 1, Fransız Guyana’sından TSİ 16.51.44’de fırlatılmıştır. Yaklaşık 70 dk. sonra TSİ 18.02.11’de uydu ile ilk temas başarı ile sağlanmıştır. Mevcut durumda uydu operasyonları Keşif Uydu Komutanlığı/Ahlatlıbel’de Telespazio SpA. ve Keşif Uydu Tabur K.lığı personeli tarafından birlikte yürütülmektedir.
“Göktürk-1 Projesi ile, askeri istihbarat amaçlı yüksek çözünürlüklü görüntü elde edilmesinin yanı sıra, uzay ve uydu sistemlerine yönelik teknoloji, uzman insan gücü ve altyapı geliştirilmesi, orman alanlarının kontrolü, kaçak yapılaşmanın takibi, doğal afet sonrası en kısa sürede hasar tespiti, ürün rekolte tespiti, coğrafi harita verilerinin üretilmesi gibi pek çok sivil faaliyet alanında da ihtiyaçlara cevap vermesi planlanmıştır.”
Göktürk – 2
Göktürk – 1 gibi Güneş zamanlı yörüngede bulunan Göktürk – 2’nin sistemi ve göreve ilişkin tasarım, üretim ve test aşamaları milli olarak gerçekleştirilmiştir. 2012 yılında Çin’den fırlatılan uydumuz, ülkemizde özgün olarak geliştirilen ilk yüksek çözünürlüklü yer gözlem uydusudur. 18 Aralık 2012 tarihinde Türkiye saati ile 18:13’te Çin’den uzaya fırlatılan Göktürk – 2, fırlatmadan 12 dakika sonra 700 km görev yörüngesine yerleşmiştir. Uydu tarafından çekilen görüntüler, Ankara’da bulunan yer istasyonuna indirilmeye başlanmıştır.

İMECE
Ocak 2017 tarihinde başlatılan İMECE Projesi ile Türkiye’nin askeri ve sivil yüksek çözünürlüklü görüntü ihtiyaçlarını karşılamak üzere metre altı çözünürlüklü İMECE Yer Gözlem Uydusunun geliştirilmesi amaçlandı. Azami ölçüde yerli ve millî imkânlar kullanılarak geliştirilen metre altı kameranın uydu platformunda kullanılması ile birlikte Türkiye’nin sivil ve askeri yüksek çözünürlüklü görüntü ihtiyacının yerli kaynaklarla karşılanmasına yönelik önemli bir adım atılmış oldu. Proje kapsamında; Yüksek Çözünürlüklü Elektro-Optik Kamera’ya ek olarak, kritik ekipmanlar, yazılımlar ve ilgili teknolojiler millî imkanlarla geliştiriliyor.
Geçtiğimiz günlerde İMECE’nin son montajı yapıldı.
LAGARİ
STM tarafından geliştirilen Türkiye’nin ilk yüksek çözünürlüklü mikro yer gözlem uydusu LAGARİ; sahada taktiksel görüntü ihtiyacının yakın-gerçek zamanlı karşılanması, genel haritalama, orman ve bitki örtüsünün takibi, tarım alanlarının incelenmesi, doğal afet takibi gibi amaçlara yönelik görev yapacaktır. Uzay teknolojilerinde tamamlayıcı uydu olan LAGARİ, Alçak Dünya Yörüngesinde görev yapacak olup görev yükü olarak siyah-beyaz ve renkli nokta/şerit görüntü alma kabiliyetlerine sahip yeni nesil elektro-optik kamera taşıyacaktır. LAGARİ mikro uydu kategorisinde 60-65 kilogram ağırlıkta hedeflenen çözünürlükte görüntü sağlama yetkinliği ile bu konuda dünyadaki ilklerden biri olacak.

Türkiye’nin Bilimsel ve Deneysel Küpsat Çalışmaları
Türkiye’nin Uydu Test ve Geliştirme Merkezleri
Uydu entegrasyonlarının ve testlerinin yapıldığı merkezlere örnek olarak,
- TUSAŞ Uzay Sistemleri Test ve Entegrasyon Merkezi
- TÜBİTAK UZAY Test ve Geliştirme Merkezi
- ASELSAN Test ve Geliştirme Merkezi
- ODTÜ Uzay ve Hızlandırıcı Teknolojiler Uygulama ve Araştırma Merkezi verilebilir. Bu merkezlerde bir yandan montaj ve entegrasyon işlemleri gerçekleşirken diğer yandan da akustik, titreşim, elektromanyetik vb. testler gerçekleşir.

Uzay ve roket teknolojilerine pek meraklı mühendislik öğrencisi, defenceturk.net te savunma sanayii araştırmacısı.